GELİŞİMSEL DANIŞMA VE TERAPİ (A. IVEY)
Dr. Korkut
Tyler’a (1961) göre “danışmanın psikolojik amacı gelişimi hızlandırmaktır”. (Akt
Ivey, Goncalves, 1988) Davranışsal, bilişsel hatta bilinçaltı gelişim olsun
danışmanın amacı danışanın zaman suresince büyümesini hızlandırmaktır. Amerikan
Danışma ve Gelişim Derneği (AACD) gelişim ve danışmayla ilgili olduğunu adıyla
vurgulayan ana profesyonel dernektir. Dernek ardından, danışmanın zaten gelişimi
içerdiğini düşünerek adını Amerikan Danışma Derneği olarak değiştirmiştir.
Gelişim çok modaya uygun zarif bir sıfat, isim ve eylemdir. Bu kavramın daha iyi
tartışılması gerekir. GDT’de (Ivey 1986;Akt Ivey, Goncalves, 1988) gelişim,
Piagetin kuramındaki yapısalcılık gibi işlevsel gelişim değil yapısal gelişim
ile eş anlamlıdır. Yaşam boyu gelişimde referans belli yaşam dönemlerine
yapılır.
Gelişimsel kuramlar gruplandıklarında 4 grup dikkat çeker:
1. Gelişimsel kuram. Geliştiren ilişkiler bizlerin gelişmesine katkıda
bulunanlardır. Özellikle Bowlby’ın bağlanma/ayrılma ile kuramı ilişkilerin
doğasını anlamak için kritik bir öneme sahiptir.
2. Yaşam boyu gelişim kuramları. Bireysel ve ailesel olarak yaşam boyu
geliştiğimizi vurgulayan bu kuramlardan Erikson’unki kişisel olarak 8 gelişim
döneminden söz eder. Haley aile yaşamının gelişimden söz ederken Gulligan da
Erikson’un gelişim dönemlerinin kadınlarınkini anlatmadığını iddia ederek ayrı
bir kuramdan söz eder.
3. Gelişimsel Danışma ve Terapi (Developmental Counseling and Therapy- DCT).
Bilişsel ve duygusal gelişimin klinik ve danışma görüşmelerinde nasıl
görülebileceğine ilişkin bir bakış açısı sağlar.
4. Azınlıkların kimlik gelişimi. Azınlıkların dünyayı nasıl gördükleri çok
önemli bir noktadır. Etnik, cinsel kimlik, milliyet vb..
Açıkça pek çok danışma ve terapi insan gelişimiyle ilgilidir. Gelişimi
vurgulayan görüşlerden biri Ivey’in Gelişimsel Danışma ve Terapisidir. GDT,
danışma ve klinik görüşmelerinde rastlanan bilişsel ve duygusal gelişimin nasıl
görüldüğünün yeni bir yorumudur. Ivey, Piaget’in ve Plato’nun görüşlerinden
etkilenmiştir. GDT’ de, kuramcının yaşama nasıl baktığına değil danışanın
dünyayı anlamak için bilgileri nasıl işlediğine odaklanılır.
• GDT depresyonun birey çevre etkileşiminin beklenen sonuçlarından biri olarak
görüldüğüne inanır.
• Kişilik tipleri aile ve toplu ortamlarında nasıl öğrenildiğiyle ilgilenir.
• Biyoloji önemli olarak kalsa da GDT, profesyonel danışmanlar olarak bizlerin
ciddi travma ya da kederi dikkate alan gelişimsel öyküyü (tarihçeyi) test
etmemiz gerektiğini savunur.
• Özel ilgi, her kişilik tipinin güçlü yanlarının olumlu olarak yeniden
çerçevelenmesine verilir,
• Danışan nasıl düşünür? böyle düşünmeye başlamasının yolları, nedir gibi
sorularla ilgilenir.
• GDT, yaşam boyu gelişimsel büyümeye yönelimli bir süreçtir.
• GDT insan potansiyelinin olumlu olduğuna inanır
• Psiko-terapinin üretken olmayan krallığı olduğunu düşünen GDT bakış açısı
geleneksel kuramların nasıl daha etkili kullanılacağını da gösterir
• Başkalarının duygularını anlamak ve anladığını hissettirmeye çok önem verir.
• Gelişimsel Danışma ve Terapinin yapısalcı felsefesinde danışman gerçeklik
dünyasını yaratır ama iki ana sınırlılıkla
1. kendi bilişsel yapısının sınırlılığı ile
2. çevresindeki kültürel ve sosyal yapının sınırlılığı ile..
Pek çok danışman, danışmalarına danışanları geleneksel kuramların (insancıl,
davranışsal, psikodinamik gibi) gözüyle bakarak başlar. Yaşam boyu sonuçlara
temellenen bakış açısından çıkan gelişimsel kuram dikkate alındığında ve böylece
klinik müdahaleler gelişimsel kuramdan ayrı kalmaya devam etme eğilimdedir.
Sonuçta danışmanlar kuramların kendilerinden çok gerçek olayların üzerinde
durmalıdırlar. “nasıl olduğunu göremezseniz ne olduğunu da göremezsiniz” (Segal
1986 ;Akt Ivey, Goncalves, 1988).
Mini bir uygulama:
Yaşamımızda bir dizi gelişimsel geçişler yaşarız. Bunlar bizi zorlayan
deneyimler de olabilirler bazen. Bu alıştırmada önce rahatlayarak geçiş
dönemlerinizden birine odaklaşın. Daha çok gelen imaja (renk, koku, ses, ortam,
duygu vb) odaklaşın.
1. bu imajla ilgili düşünce ve duygularınız neler olabilir?
2. geçiş zamanı sizin için ne demek?
3. Bu gelişimsel süreçte SIZE kimler yardım etti?
Danışmalar ve terapiler felsefeye dayalıdır:
Aslında 1900lerden önce psikoloji, felsefenin alt alanı olarak adlandırılıyordu.
Ivey’e göre yeniden bir araya gelmenin zamanıdır. Platon’un ve Piaget’in bilişle
ilgili söyledikleri onun ilgisini çekmiştir. İki görüş arasında bazı ortaklıklar
bulmaktadır. İkisi de yaşamı somut olan ve soyut olan olarak iki gebre
ayrılabilir. Aşağıda şema bu özellikler verilmektedir:
Dünya görüşü Piaget Platon
Somut dünya duyusal motor hayal edilen
İşlem öncesi dönem inanç
Somut işlemler dönemi
---------------------somut ve soyut dünya arasındaki çizgi--------------------
soyut dünya soyut işlemler düşünme
soyut sonrası diyalektik
• tüm bilişsel yapıların işe yarar olduğunu daha iyi daha kötüsünün olmadığını
belirtir.
• daha çok hiyerarşik olan bu yaklaşımlar yerine helezonik yapıdan söz eder..
• Gelen danışan somutsa soyuta, soyutsa somut bakış açısına yöneltilmeli. İki
yanı da yaşatmalı..
• Bilişsel yapımız gerginlik ve geçiş anlarında çocukluktaki yapımıza geri dönme
eğilimindedir.
• Şimdi ve burada yaşamayı çok önemser.
• görüldüğü gibi somut ve soyut dünya olarak ikiye ayrılabilir.
• Ivey farklı bir yapı kabul eder: Duyusal motor, somut, soyut ve sistemik/diyalektik.
(NOT YAZIMI DEVAM ETMEKTEDİR….)
- Ivey, A.E., and Goncalves, O.F. (1988). Developmental therapy: Integrating
Developmental processes into the clinical Practice Journal of Counseling
Development, 66; 406-413.
- Ivey, A.E., and Ivey, M.B. (1998). Reframing DSM-IV: Positive strategies from
Developmental Counseling and Therapy. Journal of Counseling Development, 76;
334- 350.
- Ivey, A.E. (1991). Developmental Strategies for Helper, Armherst MA
Microtraining Association.